Ortodonti Nedir ve Kimlere Uygulanır?
ORTODONTİ NEDİR?
– Ortodontik tedavi türleri nelerdir?
– Avantajları nelerdir?
– Kimler için uygundur?
– Tedavi ve bakım süreci nasıldır?
Ortodonti dişlerin ve çenelerin uyumsuzluklarını düzenleyen bir bilim ve diş hekimliği dalıdır. Aynı zamanda çiğneme ve konuşma fonksiyonlarını da düzenler.
Ortodontik tedaviler her yaştaki bireyde uygulanabilmekte ancak tedavi şekilleri yaşa göre değişkenlik göstermektedir. Hastanın büyüme ve gelişmesi devam ediyorsa probleme bağlı olarak değişen şekillerde ağız içi ve ağız dışı apareylerle çene kemiğinin büyümesi doğru şekilde yönlendirilerek, ergenlik dönemi ve öncesinde ortodontik tedaviler yapılmaktadır. Hastanın büyümesi tamamlandıysa çene kemiklerini düzeltmek yine mümkündür, ancak bu sefer tedavi yöntemi değişir ve ortognatik cerrahi denilen çene ameliyatları yapılabilir. Çene kemiklerinin gelişiminin normal olduğu hastalarda sadece dişsel problemler varsa, her yaşta tedavi mümkündür ve herkese uygulanabilir.
Ortodonti
Ortodontik Tedavide İdeal Yaş Nedir?
Genellikle dişsel bozuklukların tedavisi için ideal yaş, süt dişlerinin değişiminin tamamlanmak üzere olduğu, köpek dişlerinin değişim zamanı olan 10-12 yaş civarıdır. Ancak çene kemiklerini ilgilendiren problemlerin varlığında ve kötü alışkanlıkların bıraktırılmasında, erken tedavi büyük önem taşır. Bu yüzden fissür koruyucuların (çocuklarda dişin çiğneme yüzeyini çürüğe karşı koruyan bir tedavi şekli) uygulandığı 6-7 yaş civarında bir ortodontik muayene olmak son derece önemlidir.
Bazı işaretler çocuğunuzun ortodontik tedavi görmesi gerektiğini gösterebilir, ortodontik muayene zamanı gelmiş olabilir. Bunlar;
- Süt dişlerinin erken veya geç kaybı
- Çiğneme veya ısırmada zorluk
- Ağız solunumu, geceleri ağzı açık uyumak, yastığın tükürük ile ıslanması, tv izlerken veya bilgisayar başında istemsiz olarak ağzın açık durması
- Parmak emme veya başka oral alışkanlıklar
- Çapraşık dişler
- Dişler arasındaki fazla boşluklar
- Çene kemiğinden ses gelmesi veya çene ekleminde ağrı
- Konuşma zorluğu
- Yanağı ısırmak
- Yüzde asimetri
- Diş gıcırdatma gibi.
Çocuklarda kötü ısırma ilişkisi yani maloklüzyon varlığında, daimi dişlerin çoğu veya tamamı sürdüyse ortodontik tedaviye başlanır. Bununla birlikte küçük çocuklarda bazen erken tedavi gerekebilir. Erken tedavi, gelecekteki ortodontik tedavinin karmaşıklığını azaltarak veya ihtiyacı ortadan kaldırarak uzun vadede çok daha iyi sonuçlar elde edilmesini sağlar. Doğru zamanda, takıp çıkarılabilir apareylerle yapılan önleyici tedavi, çocuğu daha sonraki bir aşamada daha komplike bir tedaviden kurtarabilir.
Sağlıklı bir ağız, çene, eklem ve postür yapısı için çocukluk zamanlarında yapılan küçük müdahaleler oldukça önem taşır. 7 yaşından sonra her çocuk mutlaka ortodontik olarak muayene edilmelidir.
Erişkinler Ortodontik Tedavi Olabilir mi?
Sanılanın aksine ortodontik tedavi için asla geç kalınmış değildir. Birçok kişi yalnızca çocukluk veya gençlik yıllarında ortodontik tedavinin yapılabileceğini düşünmektedir. Oysa ortodontik tedavi her yaşta uygulanabilen bir tedavidir. Günümüzde çok fazla sayıda yetişkinin istedikleri harika gülümsemeyi kazanmak için ortodontik tedaviyi tercih ettiğini görmekteyiz. Yetişkinlerde ortodontik tedavi onlara daha iyi bir çiğneme olanağı da tanımaktadır. Biliyoruz ki sindirim ağızda başlamaktadır. Ortodontik tedavi sonucu hastalarımıza kazandırdığımız ideal çiğneme dengesi ile sindirim sisteminin de düzgün çalışmaya başlamasına olanak tanımaktayız.
Erişkinler estetik kaygıları sebebiyle çoğu zaman ortodontik tedaviye başlamakta tereddüt ederler. Ancak tedavi yöntemlerindeki gelişmeler sayesinde günümüzde ortodontik tedavi için çeşitli estetik seçenekler bulunmaktadır. Şeffaf plaklar ile yapılan ortodontik tedaviler, estetik braketler-seramik veya kompozit malzeme kullanılarak üretilmiş braketler kullanılarak yapılan ortodonti, lingual ortodonti yani içten tel uygulamaları gibi seçenekler kullanılmaktadır.
Günümüzde erişkinlerde çok yaygın olarak kullanılan şeffaf plak tedavileri, dişlerinize özel olarak hazırlanan plaklar yardımıyla gülüşünüzü yeniden düzenlememizi sağlar. Diş tellerine alternatif olan bu sistem, yeme-içme kısıtlaması getirmeden dişlerinizi etkili bir şekilde düzeltmek için rahat, öngörülebilir ve neredeyse görünmez bir tedavidir.
Neden Ortodontik Tedavi Gereklidir?
Ortodontik tedavi, estetik açıdan fayda sağlayarak hastalara özgüven kazandırır. Ortodontik tedavi görenlerin büyük çoğunluğu görünüş ve gülüşlerini iyileştirmek amacıyla tedaviye başvururlar. Ancak ortodontik problemlerin çoğu ağız ve diş sağlığını etkileyebilmektedir. Örneğin çapraşık dişlerin temizlenebilmesi daha zordur. Bu durumda çürüğe ve periodontal hastalığa yatkınlık artmaktadır. Kapanış bozuklukları dişlerin daha çabuk aşınmasına neden olabilir. Ortodontik problemler, çene eklemi rahatsızlıklarına, baş ve yüz ağrılarına neden olabilirler. Ön dişler bölgesinde açık kapanış varsa veya ön dişler aralıklı ise, sesler doğru çıkamaz ve konuşma bozukluğu görülür.
Neden Ortodontik Bozukluk Oluşur?
- Genetik Faktörler: Diş eksikliği, iskeletsel bozukluklar, çene darlığı, çapraşıklık problemleri olan bireylerde, ailede benzer bir anomalinin olup olmadığı önemlidir.
- Kötü Alışkanlıklar: Parmak emme, yanak emme, uzun süre yalancı meme kullanma, dil emme gibi zamanında bırakılmayan alışkanlıklar, çenelerin gelişimini kötü yönde etkilemektedir. Bu tür alışkanlıklara sahip olan çocuklar iyi takip edilmeli ve alışkanlık mümkün olduğunca erken dönemde bıraktırılmalıdır.
- Erken Diş Kaybı: Süt dişlerinin çürük ve travmalar nedeniyle zamanından önce çekilmesi ve yer tutucu yapılmaması sonucunda, komşu süt dişleri erken çekilen süt dişlerinin yerine kayacağından, alttan gelecek olan daimi dişlerin yerleri kaybedilmiş olur. Bu nedenle de çapraşıklık ve sürme problemleri yaşanabilir.
- Çeşitli Kulak Burun Boğaz Problemleri: Burun deviasyonu ve geniz etinin bulunması, ağız solunumu gibi durumlar, çene kemiklerinin gelişiminde olumsuz yönde etkili olmaktadır.
Sık Rastlanan Ortodontik Bozukluklar
- Ön Açık Kapanış: Arka dişler birbirleriyle temas ederken ön dişler birbirlerini örtmeyip, üst ön dişlerle alt ön dişler arasında aralık bulunmasıdır.
- Çapraz Kapanış: Normalde istenen durum, üst dişlerin alt dişlerden daha önde olması ve alt dişleri belirli bir oranda örtmesidir. Bu durumun tersi söz konusu olduğunda çapraz kapanıştan söz edilir.
- Çapraşıklık: Diş dizisi içerisinde veya bir bölgede dişlerin düzgün sıralanabilmesi için yeterli yer olmamasıdır.
- Diastema: Komşu dişler arasında aralık bulunmasıdır. Özellikle üst orta kesici dişler arasında sıklıkla görülür. Ancak süt dişlenmede diastema bulunması normal bir durumdur.
- Ektopi: Dişin normal konumundan başka bir yerde anormal pozisyon almasıdır.
- Gömülü Diş: Genellikle yeterli yer olmadığından dişin süremeyip, çene kemiği içerisinde gömülü kalmasıdır.
- Dudak Yetersizliği: Alt çene serbest konumdayken, dudakların dişleri yeteri kadar örtememesidir.
- Derin Kapanış: İdeal kapanışta üst kesici dişler alt kesici dişleri 2-3 mm ya da alt kesici diş boyunun ⅓’ü kadar örtmelidir. Üst kesici dişler alt kesici dişleri normalden fazla örtüyorlarsa buna “derin örtülü kapanış” denir.
- İleri İtim: Alt ve üst çene dişleri birbirleriyle kapanışa geldiğinde, üst kesicilerle alt kesiciler arasındaki aralığın normalden fazla olmasıdır. Bu aralık, küçük parmak alt kesicilerle üst kesiciler arasına yerleştirilerek test edilebilir.
- Rotasyon: Dişin yuvasında normal pozisyonuna göre dönük konumlanmasıdır.
- Transpozisyon-Yer Değiştirme: İki dişin normalden farklı olarak birbirlerinin yerlerine sürmesidir.
Şeffaf Plaklarla Yapılan Ortodontik Tedaviler
Şeffaf plak tedavileri, dişlerinize özel olarak yapılmış plaklar yardımıyla gülüşünüzü yeniden düzenlememizi sağlar. Son yıllarda geliştirilmiş olan İnvisalign, Clear Aligner, Orthoclear teknolojileri sayesinde çapraşık dişler, braket denen diş telleri olmaksızın düzeltilebilmektedir.
Bilgisayar ortamında dizayn edilip hazırlanan bir seri şeffaf plak, 1-2 haftada bir değiştirilerek, dişler istenen pozisyona getirilip dişlerdeki çapraşıklık giderilebilmektedir. Bu plaklar şeffaf olduklarından çok fazla belli olmazlar, yani braketli tedavilere göre çok daha estetik bir ortodontik tedavi imkanı sağlarlar. Yemekte çıkartılırlar ve kullanımları kolaydır, batma acıma yapmazlar. Diş telleri için alternatif bir seçenektir. Yeme içme kısıtlaması olmadan neredeyse görünmez bir tedavi olanağı sunar. Şeffaf plak takıp çıkarılabildiği için ağız hijyeni daha kolay ve iyi yapılabilir.
Dijital olarak ağız içi kaydı alınıp yine dijital tedavi planlamasıyla tamamen kişiye özel aligner adı verilen şeffaf plak dizisi hazırlanarak uygulanan bir sistemdir. Hastanın hazırlanan plakları günde en az 20 saat olmak üzere, 10-15 günde bir, bir sonraki plağa geçecek şekilde kullanması gerekir. Her yeni plağa geçişte doktorun görmesine gerek olmamakla birlikte uygun randevu aralığını ortodontist belirleyecektir. Tedavinin daha en başında tedavi sonucunu gösterebilmesi gibi avantajları da mevcuttur.
Metal Braketler Kullanılarak Yapılan Ortodontik Tedaviler
Sabit ortodontik tedaviler, iskeletsel herhangi bir sapmanın olmadığı veya iskeletsel düzeltmenin yapılamadığı, ancak dişlerde çeşitli seviyelerde çapraşıklığın mevcut olduğu durumlarda yapılmaktadır. Sabit ortodontik tedaviler yani dişsel düzeltmeler, tüm daimi dişler sürdükten sonra uygulanmaktadır.
Dişlerin üzerine yapıştırılan braketlerin ortasında oluklar yer alır. Bu oluklara elastikiyeti yüksek teller veya büküm yapmak suretiyle daha esnek hale gelmiş olan teller yerleştirilir ve bağlanır. Bağlanan bu teller sayesinde dişler hedeflenen ideal pozisyona doğru hareket ederler. Sabit tedavilerde çeşitli yaylar ve lastiklerden de faydalanılır.
Estetik Braketler
Özellikle erişkin hastalar, düzgün dişlere sahip olmalarını sağlayacak olan ortodontik aygıtların görüntüsünden dolayı tedavi olmak istememektedirler. Bu hastaların pek çoğu, çapraşık dişlerini çektirmeyi ya da dişlerin kesilip küçültüldüğü porselen kaplama dişler yaptırmayı tercih etmektedirler. Oysa ortodontik tedaviler ile dişlerin sağlığı ve yapıları korunarak, daha doğal ve estetik bir sonuç elde edilebilir.
Özellikle erişkin hastaların estetik kaygılarını ortadan kaldırmak amacıyla, metal braketler yerine diş rengindeki porselen braketlerin kullanılması, ortodontik tedaviye olan ilgiyi artırmış ve ortodontik tedavinin bir grup hasta için kabul edilebilir bir seçenek olmasını sağlamıştır. Bu braket çeşidinin maliyeti biraz daha yüksektir.
Ortodontik Apareyler Nelerdir?
Ortodontik apareylerin seçimi, problemin çeşidine ve bireyin büyümesine göre değişmektedir. İskeletsel sapması olan vakalarda ağız içinden ve ağız dışından uygulanan çeşitli tiplerde hareketli ve sabit apareyler kullanılmaktadır. Bazı basit diş hareketleri için, takılıp çıkarılabilen apareyler de kullanılabilmektedir. İskeletsel herhangi bir problemi olmayan, sadece dişlerinde çapraşıklık mevcut olan vakalarda ise sabit tedaviler uygulanmaktadır.
Hareketli Apareyler Kullanılarak Yapılan Ortodontik Tedaviler
Bu tedavi seçeneği, genellikle daimi dişlenme öncesinde, süt dişlenme ya da karma dişlenme döneminde uygulanır. Bu tedavinin amacı , büyüme ve gelişimi kontrol altında tutarak dişlerin çene kavislerinde olması gereken yerlerde çıkmasını sağlayabilmek ve çenelerin birbirleri arasındaki boyutsal ilişkiyi düzenlemektir.
Sabit Tedavi Süresince Dikkat Edilmesi Gerekenler
Braketlerin takıldığı ilk hafta yanak ve dudakların iç kısımlarında ve dilde geçici yaralar oluşabilir. Bu durum braketlere alışma süresi olan 1-2 hafta içerisinde düzelir. Ayrıca koruyucu mumlar kullanılarak yumuşak dokular korunabilir.
Tedavi boyunca sert yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Sakız, jelibon gibi yapışkan gıdalar kullanılmamalıdır. Asitli içecekler içilmemelidir. Sandviç ve ekmek arası olan yiyecekler ısırılarak yenmemelidir, elle koparılarak yenmelidir. Bu tür gıdalar braketlerin ve bantların kopmasına, tellerin kırılmasına neden olarak tedavi süresinin uzamasına yol açabilir.
Ortodontik Tedavi Sırasında Ağız ve Diş Bakımı
- Her yemekten veya ara yemeklerden sonra dişler fırçalanmalıdır.
- Günde en az bir kere diş araları ve braket araları temizlenmelidir.
- Gece yatmadan önce dişler fırçalandıktan sonra florürlü bir ağız gargarası kullanılmalıdır.
- Ağız duşu kullanılması faydalı olur. Düzenli kontroller için diş hekimine gidilmelidir.
- Ortodontist ile olan periyodik randevulara mutlaka özen gösterilmelidir.
- Ortodontistin önerileri doğrultusunda tüm hareketli ve fonksiyonel apareyler aksatılmadan takılmalıdır.
- Mısır, fındık, fıstık, havuç, elma gibi sert yiyeceklerden, şeker,sakız veya karamela gibi yapışkan gıdalardan uzak durulmalıdır.
Bu önlemler çürük oluşumunu önlemeye yardımcı olur, apareye ve braketlere gelebilecek zararları azaltır ve ortodontik tedavinin etkinliğini artırır.
Ortodontik Tedavi Sırasında Oluşabilecek Rahatsızlıklar ve Tedavinin Riskleri Nelerdir?
- Ortodontik tedaviye başlandığında dişlerde ağrı olması son derece normaldir. Ağrı 3-4 gün içerisinde azalacaktır. Takılan apareylere alışma süresi ise yaklaşık bir haftadır.
- Ortodontik tedavi esnasında dişlerde hafif sallanma olabilir; normal bir durumdur ve nedeni dişlerin hareket etmesidir.
- Tedavi sırasında ağız bakımı iyi olmayan hastaların dişlerinde kalıcı lekeler ve çürük görülebilir. Bu hastalarda ayrıca dişeti hastalıkları da oluşabilir.
- Nadiren tedavi sırasında diş köklerinde erime görülebilmektedir.
- Ortodontik tedavi, çene ekleminde rahatsızlıklara sebep olabilmektedir.
- Tedavi sırasında veya sonrasında meydana gelen büyüme tedavi sonucuna olumlu katkı yapabileceği gibi, istenmeyen etkilere de neden olup tedavi süresini uzatabilir.
Fonksiyonel Apareyler
Büyüme gelişim döneminde alt ve üst çene gelişim yetersizliği veya fazlalığı durumlarında, çenelerin doğru gelişimini yönlendirmeye yarayan apareylerdir.
Ağızdışı Apareyler
Çenelik, headgear gibi apareylerle ağızdışı bölgelerden destek alınarak, alt-üst çene gelişimleri ihtiyaca göre arttırılabilir veya azaltılabilir.
Pekiştirme
Ortodontik tedaviden sonra dişler, yeni konumlarından eski konumlarına dönme eğilimi gösterirler. Bunu önlemek için kemik ve çevre dokuların yeniden düzenlenmesi tamamlanıncaya kadar, dişler düzeltilen konumlarında tutulmalıdır. Bu amaçla hareketli veya sabit pekiştirme apareyleri kullanılır. Hareketli pekiştirme apareyleri gece ve gündüz, hekimin önerileri doğrultusunda kullanılmalıdır. Bu süre 3 aydan başlar, 2 yıl veya daha fazla da sürebilir.
Sabit pekiştirme apareyleri, lingual retainer’lar, genellikle ince bir tel şeklinde olup, dişin iç yüzeyine yapıştırışırlar. Takılı kalma süresine, başlangıçtaki durumunuza bağlı olarak, Ortodontistiniz tarafından karar verilecektir.
Ortodontik Tedavi 3 Aşamadan Oluşur:
- Teşhis Safhası:
Bu aşamada diş hekiminiz, ortodontik probleminizle alakalı tanı oluşturabilmek ve bir tedavi planı hazırlayabilmek için fotoğraflar, ölçüler ve radyografiler gibi çeşitli kayıtlar toplar.
- Aktif Tedavi Aşaması:
Bir önceki aşamada kurgulanan tedavinin uygulandığı, genellikle teller veya şeffaf plaklar gibi apareylerin kullanıldığı aşamadır.
- Pekiştirme:
Hedeflenen diş konumlarına ulaşıldığında, elde edilen sonuçları korumaya çalıştığımız aşamadır. Genellikle burada teller varsa çıkarılmış, şeffaf plak tedavilerinde ise ataşmanlar çıkarılmış olacaktır.
Pekiştirme Apareyi-Retainer Nedir?
Pekiştirme apareyi veya retainer, ortodontik tedavi sonrasında dişlerin yeni pozisyonlarını korumak ve sabitleştirmek amacıyla kullanılan bir ortodontik cihazdır. Bu cihazlar tedavi sonrasında oluşabilecek değişiklikleri önler.
Retainerlar genellikle iki ana türde olabilir:
- Sabit Retainerlar: Bu tip retainerlar genellikle ince bir tel şeklinde ve dişlerin arka yüzeyine yerleştirilir. Özellikle alt ön dişlerde yaygın olarak kullanılırlar. Sabit retainerlar, dişlerin yeni pozisyonlarını korumak ve kaymalarını önlemek için sürekli olarak dişlere baskı uygular. Bu tür retainerlar, genellikle tedavinin sona ermesinden sonra uzun bir süre boyunca kullanılır.
- Çıkarılan Retainerlar: Bu tip retainerlar, genellikle şeffaf plastikten yapılmış özel olarak tasarlanmış bir plak veya kalıp şeklindedir. Çıkarılabilir retainerlar, genellikle gece bıyunca veya günün belirli saatlerinde kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Bu retainerlar, dişlerin yeni pozisyonlarını korumak ve istenmeyen değişiklikleri önlemek için düzenli olarak kullanılmalıdır.
Retainer kullanımı, dişlerin sabitlenmiş pozisyonlarını uzun vadeli olarak koruyarak, tedavinin kalıcılığını sağlamaya yardımcı olur.
Pekiştirme tedavisi, kişinin dişlerini tedavi sonrasında uzun vadeli olarak düzgün bir şekilde tutmayı sağlar. Ayrıca istenmeyen değişiklikleri önlemeye yardımcı olur. Bu tedavi süreci, her bireyin ihtiyaçlarına ve tedavi sonuçlarına bağlı olarak değişebilir. Tedavinin uzun vadeli başarısını sağlamak için düzenli olarak diş hekiminize kontrol randevularına gitmek ve önerilen bakım talimatlarına uymak önemlidir.
İLETİŞİM
MUAYENE SAATLERİ
Hafta İçi
10:00 – 18:00
Cumartesi
10:00 – 18:00
TELEFON
0(312) 264 42 42
0(533) 136 66 90
ADRES
GAZİOSMANPAŞA MAH. NENEHATUN CAD. NO:42/A ÇANKAYA/ANKARA